17 Ekim 2008 Cuma
11 Ekim 2008 Cumartesi
Oryantalist bir kombinasyon
BURHAN ÖÇAL, İZDSO VE MÜZİĞİN EVRENSEL DİLİ
Fotoğraf: Şehlem Sebik
Kombinasyonlardan hep hoşlanmışımdır. Güzel melodilerin karmaşık ritmik yapılarla birlikte klasik ve birleştirilmesi güç olan element sentezi... Bu karışımlar, kombinasyonlar her dinleyişimde müziğin evrensel doğasına bir kez daha saygı duymama neden olmuştur. 9 Ekim Perşembe günü de İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın açılış konserine konuk sanatçı olarak katılan Burhan Öçal İZDSO ile birlikte verdiği konserde böyle bir sentez yarattı. Klasik müzik ve darbukanın ritimleriyle Öçal’ın ‘kaynaşım müziği’ benim de içinde bulunduğum Fuar Açık Hava Tiyatrosu’ndaki dinleyenleri bambaşka dünyalara götürdü.
Öçal’ın çalışmalarını oryantalist bulduğum için ön yargıyla gittiğim konserden farklı duygularla ayrıldım. Aslında, eleştirel bir alt okumada oryantalist algı kalıplarıyla şekillendiğini düşündüğüm Burhan Öçal ve onun müziği genel hayata bakış tarzımla hiç uyuşmuyor. Çünkü oryantalist söylemde Batı üzerinden Doğu okumaları yapılırken Doğu estetize edilip yeniden yapılandırılmaya gidilir. Edward Said ‘şarkiyatçılık’ adlı eserinde Batıyı şark’a egemen olan, şark’ı yeniden yapılandıran ve şark üzerinde yetki kuran bir Batı biçemi tablosu çizer. Bu düşünceye göre bir Batılının Doğu üzerine şekillenen algı kalıpları da egemen söylemdeki karşılaşmalarıyla bağlantılıdır. Burhan Öçal’ın da Kırklareli’nde doğan ve yaşamının büyük bir kısmını yurt dışında geçiren biri olarak bu kalıplara aşina olduğunu düşünüyorum. Fakat onun müziğinde gördüğüm içtenlik beni eleştirel perspektifin olumsuz yüklemelerinden bir bakıma arındırdı. Ve ben de Öçal’ın müziğinin etkisi ile başka dünyalara giden, hayallere dalan insanlar arasına katıldım.
Umarım Öçal bir daha İzmir’e gelir ve en önlerden yer ayırtabilirim.
Fotoğraf: Şehlem Sebik
Kombinasyonlardan hep hoşlanmışımdır. Güzel melodilerin karmaşık ritmik yapılarla birlikte klasik ve birleştirilmesi güç olan element sentezi... Bu karışımlar, kombinasyonlar her dinleyişimde müziğin evrensel doğasına bir kez daha saygı duymama neden olmuştur. 9 Ekim Perşembe günü de İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın açılış konserine konuk sanatçı olarak katılan Burhan Öçal İZDSO ile birlikte verdiği konserde böyle bir sentez yarattı. Klasik müzik ve darbukanın ritimleriyle Öçal’ın ‘kaynaşım müziği’ benim de içinde bulunduğum Fuar Açık Hava Tiyatrosu’ndaki dinleyenleri bambaşka dünyalara götürdü.
Öçal’ın çalışmalarını oryantalist bulduğum için ön yargıyla gittiğim konserden farklı duygularla ayrıldım. Aslında, eleştirel bir alt okumada oryantalist algı kalıplarıyla şekillendiğini düşündüğüm Burhan Öçal ve onun müziği genel hayata bakış tarzımla hiç uyuşmuyor. Çünkü oryantalist söylemde Batı üzerinden Doğu okumaları yapılırken Doğu estetize edilip yeniden yapılandırılmaya gidilir. Edward Said ‘şarkiyatçılık’ adlı eserinde Batıyı şark’a egemen olan, şark’ı yeniden yapılandıran ve şark üzerinde yetki kuran bir Batı biçemi tablosu çizer. Bu düşünceye göre bir Batılının Doğu üzerine şekillenen algı kalıpları da egemen söylemdeki karşılaşmalarıyla bağlantılıdır. Burhan Öçal’ın da Kırklareli’nde doğan ve yaşamının büyük bir kısmını yurt dışında geçiren biri olarak bu kalıplara aşina olduğunu düşünüyorum. Fakat onun müziğinde gördüğüm içtenlik beni eleştirel perspektifin olumsuz yüklemelerinden bir bakıma arındırdı. Ve ben de Öçal’ın müziğinin etkisi ile başka dünyalara giden, hayallere dalan insanlar arasına katıldım.
Umarım Öçal bir daha İzmir’e gelir ve en önlerden yer ayırtabilirim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)